Basit Şizofreni

Prof. Dr. Selim Tümkaya

Basit şizofreni ilk olarak 1911 yılında Bleuler tarafından tanımlanan (Black ve ark. 1990) negatif semptomların sinsi olarak başlaması ve halüsinasyonlar ve sanrıların görülmemesi durumu olarak tanımlanabilir. Bu hastalarda ağırlıklı olarak duygularda küntleşme ve motivasyon eksikliği görülmektedir. Bu şekilde etkilenen kişilerde sosyal ve mesleki işlevsellikte diğer şizofreni tipleriyle kıyaslandığında daha belirgin bozukluk görülmektedir. Belirgin işlev kaybına neden olduğunun bildirilmesine karşın bu tanı hâlâ tartışmalıdır.  Bu durum basit şizofreninin nadir görülmesinin yanı sıra, başka psikiyatrik hastalıklarla örtüşen bulgularının olması ile ilgili de olabilir (Lally ve ark. 2019).

Kendler ve arkadaşları (1994) yaptıkları çalışmalarında şizofreni hastalarının %4’ ünün basit şizofreni olduğunu bildirmişlerdir (Kendler ve ark. 1994). Basit şizofreni ICD-10 da psikotik bozukluklar grubunda bir tanı olarak tanımlanırken, ICD-11 de sınıflamada çıkarılmıştır (World Health Organization, 2016). Bu sınıflandırmadan çıkarılma nedeni klinisyenlerde bu tanının klinik bulguları ile ilgili bilgi ve farkındalığın az olması olabilir. Basit şizofrenin için birbirinden farklı tanı kriterleri önerilmiş ve bu tanı kriterlerinin bu hastaların tanımlanması konusunda tutarlı olduğu bildirilmiştir. Lally ve arkadaşları (2019) literatürde basit şizofreni olarak tanımlanan vakaların DSM 4, ICD-10, Black ve Boffeli (1989)’nin basit şizofreni kriterlerinin herhangi birini karşılayıp karşılaşmadıkları araştırmışlardır. Çalışmanın yazarları çalışmaya alınan 42 hastadan 25 tanesinin her 3 tanı kriterlerini de karşılamış olduğunu ve hastaların %85 inde sosyal geri çekilme, affektif düzleşme, ilgi ve enerji eksikliği olduğu rapor etmişlerdir. Yazarlar semptomların bu şekilde kümelenmesinin basit şizofreninin bir karakteri olduğunu ve bu durumun basit şizofreninin bir sendrom olarak tanımlanmasını desteklediğini, basit şizofreni tanısının geçerli bir tanı olabileceğini bildirmişlerdir (Lally ve ark. 2019). Ayrıca bu çalışmada basit şizofreni tanısı alan hastaların klozapin ve risperidon dışındaki antipsikotik ilaçlara zayıf yanıt verdiği de bildirilmiştir.

Aşağıdaki basit şizofreni için DSM-IV araştırma kriterleri verilmiştir. Bu tanı uzun zaman önce önerilmiş olmasına rağmen yeterince üzerinde durulmamış ve araştırılmamıştır. Bu alanda yeni araştırmaların yapılması işlev kaybı belirgin olan bu şizofreni tipinin anlaşılmasında faydalı olabilir.

DSM IV-basit şizofreni için araştırma kriterleri

A. Aşağıdakilerin tümünü en az bir yıl boyunca aşamalı olarak gelişmesi

(1) Mesleki ve akademik işlevsellikte belirgin azalma

(2) Afektif küntlük aloji ve avolüsyon gibi negatif semptomların progresif olarak ortaya çıkması

(3) kişiler arası ilişkilerde problemler, sosyal izolasyon veya geri çekilme

B. Şizofreni için A tanı kriterleri karşılanmamıştır

C. Semptomlar şizoid veya şizotipal kişilik bozukluğu, bir psikotik bozukluk, bir afektif bozukluk, bir anksiyete bozukluğu, demans veya mental retardasyon ile daha iyi açıklanamaz ve genel tıbbi durumun veya madde kullanımının direkt psikolojik etkilerine bağlı değildir.

Prof. Dr. Selim Tümkaya

KAYNAKLAR

Black DW, Boffeli TJ. Simple schizophrenia: past, present, and future. Am J Psychiatry. 1989 Oct;146(10):1267-73.

Black DW, Boffeli TJ (1990) Simple schizophrenia: Revisited. Compr Psychiatry. 31: 344–349.

Kendler KS, McGuire M, Gruenberg AM, Walsh D (1994) An epidemiologic, clinical, and family study of simple schizophrenia in County Roscommon, Ireland. Am J Psychiatry. 151:27–34.

Lally J, Maloudi S, Krivoy A, Murphy KC. Simple Schizophrenia: A Forgotten Diagnosis in Psychiatry. J Nerv Ment Dis. 2019;207(9):721-725.  

World Health Organization (2016) ICD-11 beta draft. Geneva: World Health Organization.